Vücudunda neler olup bittiğini yaşlısından gencine merak eden çoktur ama konu ilaç ve hastalık olunca insan kendinin doktoru oluyor(muş). Doktor kutu bitene kadar kullan demişti ama yok eczacım bana 2 günde etki eder zaten. Bugün zaman zaman sizin de düşündüğünüz bir soruyu dile getireceğim “İlaçlar vücudumuza girdiğinde nasıl etki gösterir, İnsanların ilacın etkisini değerlendirmesindeki faktör nedir?”. Yani demem o ki İlaç etki gösterecek ama nasıl? İlacı içer içmez etki mi beklemeliyiz ya da herkese aynı sürede mi etki eder?. Şimdi tek tek bunları sorgulayalım.
1. Öncelikle ilacın tanımını yaparak başlayalım.
İlaç, TİTCK (Türkiye İlaç Ve Tıbbi Cihaz Kurumu) ‘nın tanımına göre; Hastalıkların teşhisi, tedavisi, profilaksisi (hastalıktan korunma) cerrahi girişimlerin kolaylaştırılması ve bazı fizyolojik olayların değiştirilmesi (doğum kontrolü gibi) amacıyla tıpta kullanılan ve biyolojik etkinliği olan saf kimyasal madde veya ona eşdeğer bitkisel veya hayvansal kaynaklı standart miktarda etkin madde ve yardımcı madde içeren kimyasal preparattır.
2. İlaçlar vücudumuza nasıl etki eder?
Verilen ilaç ağız yolu ile alındıktan sonra mide aracılığı ile ince bağırsaklara geçer. İnce bağırsaklardan emilen ilaçlar kana karışır ve karaciğer üzerinden geçerek tüm vücuda dağılır. İlaçların temelde iki hedefi vardır. Reseptörler ve enzimler. Reseptör ve enzimler birer
proteindir. Proteinler doğal olarak vücut içinde, hücrede üretilen veya dışarıdan alınan
moleküller olabilir. Proteinler ilaçlara kıyasla çok daha büyük, karmaşık yapılardır. Bu yüzden ilaçlara aynı zamanda ligand (küçük molekül) da denilir. Ligandlar yani ilaçlar, reseptör ve enzimlere bağlanarak etki ederler. Bu bağlanma sonucu reseptörler konformasyonel değişime uğrarlar, bir başka deyişle üç boyutlu bakış açısında dönmeye (switch on) başlarlar. İlacın hedefine bağlanmasıyla reseptörde dönme hareketine sebep olması sonucu vücut içinde bir takım olaylar dizisi başlatılmış olur (İlaç etkisi). Bu etki Reseptör-Ligand arasında ne kadar güçlü bir bağlanmanın
olacağıyla doğru orantılı olarak artar ve ilaç etkili oldu denilir. Etkili olması gereken yere giderken, kan yolu ile gider ve kanda ulaştığı seviye önem taşır. Kan ilaç seviyesi az olduğunda istenen etki çıkmaz iken, fazla olduğunda da yan etkiler ortaya çıkar. Vücut içindeki ilaç ya gittiği yerde ilaç yıkım sistemleri tarafından yıkılarak etkisiz hale getirilir ya da kanı temizleyen karaciğer ve böbrekler aracılığı ile vücuttan dışarı atılır. İlacın emilmesi, vücuda dağılması, gittiği yerde işe yaraması ve etkisiz hale gelmesi sonrasında dışarı atılması o ilacın kendi yapısına bağlıdır. Bazı ilaçlar 3-4 saat içinde bu sayılan süreci yaşarken, bazı ilaçların bu süreci geçmesi bir günü alır. Bu nedenle günde 4-6 kez kullanılan ilaçlar yanı sıra günde bir kez kullanılan ilaçlar görürüz. Önemli olan şey ilaç kan seviyesidir. İlacın kandaki seviyesi hep aynı seviyede tutulmaya çalışılır. Etkin seviyenin altına düşmesi etkinin de olmaması demektir. Hekimlerin ve eczacıların hastalarına ısrarla vurguladığı “ilaçlarınızı zamanında ve belirtilen miktarda alın” önerisi işte bu yüzden verilir.
3. İlaçların etki süresini değiştiren faktörler?
- Veriliş Yolu (Oral alınan ilaçların etki etme süresi iv alınan ilaçlardan daha fazladır.)
- İlacın Fiziki ve Kimyasal Özellikleri
- İlacın Farmasötik Şekli
- İlacın Yoğunluğu (konsantrasyonu)
- İlacın Farmakolojik Özelliği
- Absorbsiyon Yüzeyinin Genişliği
- İlacın Uygulandığı Yerdeki Dokuların
- Vaskülarizasyonu (damar yoğunluğu)
4. İlaçların etkisini değiştiren hasta ile ilgili faktörler?
- Ağırlık (İlaçların çoğu erişkin ortalamalarına göre hazırlanır; bu da genellikle 70 kg ağırlığında olan bir kişidir.Bununla birlikte bu ilaç dozu herkese uymayabilir; şöyle ki kişi 48 kg ya da 136 kg ise doz çok veya az gelecektir.Bu sebepten dolayı, bazı ilaç dozları hastanın ağırlığına göre verilir.)
- Hastaların sağlık durumu (Hastaların sağlık durumları da ilaca karşı olan tepkilerini etkileyecektir. Eğer böbrekleri çalışmıyorsa; böbrekten atılan bir ilaç söz konusu olduğunda ilaç vücutta birikerek, toksik (zehir) etkisi yapacaktır.)
- Vücut ağırlığı
- Yaş (Değişik yaştaki hastalar aynı ilaca değişik tepkiler verebilirler.Örneğin yaşlılar, ilacın etkisine daha duyarlıdırlar; bu nedenle genç hastalara göre daha düşük dozda ilaç vermek gerekir.)
- Bireysel farklılık (Bir kişi için tedavi edici olan doz diğerleri için aynı etkiye sahip olamayabilir.Bunun nedeni kişisel farklılıktır.)
- Alerjik reaksiyonlar (Bazı hastalar bazı maddelere karşı duyarlıdırlar o nedenle ilaç alındıktan sonra istenmeyen etkiler (alerjik tepkiler) ortaya çıkabilir.Bu etkiler hemen (örnek: penisilin) çıkabildiği gibi birkaç saat sonra ya da birkaç gün kullanımdan sonra da görülebilir.)
- Diğer ilaçların vücutta bulunması
Bu sebeplerden ötürü her insanda -yaşlı, genç- aynı etkinin görülmesi mümkün değildir. Aynı şekilde sürekli alınan bir ilaç bile olsa her zaman aynı sürede etki göstermeyebilir.
Kaynak: biyolojizm.com
Son Yorumlar